İNCELEME: Spec Ops: The Line

   

     Yager Development tarafından geliştirilip 2K Games tarafından dağıtımını yapan Spec Ops: The Line 26 Haziran 2012 tarihinde çıkışını gerçekleştirdi.

     Hikayemiz Dubai'de geçiyor. Ancak Dubai artık bildiğimiz Dubai olmaktan çıkmış bambaşka bir hal almış durumda. Kum fırtınaları ile gökdelenlerin en üst katı bir anda sizler için zemin kat olabiliyor.

     İşin içinde yine ABD var. ABD adına çalışan Albay John Conrad ve birliği 33. Piyade geri çağırılır. Ancak verilen emire herhangi bir cevap gelmez çünkü Albay sivil halkın güvenliği için emirleri dinlememektedir. Bunun üzerine ekibimiz ile birlikte Dubai'nin yolunu tutarız.

     Yüzbaşı Martin olarak Teğmen Adams ve Çavuş Lugo ile birlikte savaşın en sert biçimde üzerimizde bıraktığı etkileri izleyip kum dolu bir maceraya başlayayacağız.

     Çavuş Lugo iyi bir keskin nişancı ve Teğmen Adams ise el bombalarını iyi kullanan tam bir tank savaşçı. Oyunda çatışma esnasında adamlarımıza emirler verip düşmana stratejik bir biçimde saldırabiliriz. TPS bakış açısıyla oynadığımız Spec Ops: The Line'de bazen kısa yoldan bazen ise direkt düşmana hücuma geçebiliriz. Ancak diğer savaş oyunlarındaki gibi herşey kolay olmuyor. Bazen öyle çatışmalar yaşanıyor ki geri çekilmek zorunda kalıyorsunuz.

     Sipere geçtiğinizde, geçtiğiniz yerin gerçekten siper olduğunu hissedebiliyorsunuz. Çoğu oyunda siper gerçekten siper mi değil mi belli bile değil. Zaten böyle olsaydı oyun oynanmaz bir hal alırdı çünkü sipere saklanmadan savaşmak imkansız. Vuruş hissi ise harika. Bazen yaralanıp yere yığılan bir düşmanın işini tamamen bitirmek için kafasına darbeler vurduktan sonra bi an öyle kalıyorsunuz. Savaş seni de esir alıyor çünkü. Sen de artık bir canisin ve sadece can almak ile meşgulsün.

     Hani bazı oyunlarda bir sinematik girer ve karakteriniz hikayenin en önemli kısmında bir karar verir ve sinematik bittiğinde siz o kararı beğenmezsiniz ya işte bu oyunda o yok. Bütün kararlar size ait. Bütün taktikler size ait. Bu gerçekten bir lider olduğunuzu size hissettirebiliyor. Ancak karar verirken dikkatli olun. Hatalı kararlardan sonra kendinizi sorgulayabilirsiniz. Bir anlık refleks ile bir sivilin hayatına son verebilirsiniz. Oyunu oynarken bir an olsun gözünüzü ekrandan ayırmayın ve kendinizi "Orda olsam ne yapardım?" diye sorgulayın ve onu yapın. Yaptığınız şeyin gerçekleştiğini göreceksiniz.

     Dubai'ye giriş yaptığınızda yalnız olmadığınızın farkına hemen varıyorsunuz. Dubai'de ABD askerleri, sivil halk, silahlanmış sivil halk ve ekibiniz var. Şiddetle artan kum fırtınaları, azalan su, biten mermi, tükenen sabır..

     Çoğu oyunlarda co-op için verilen görevler sıkıcıdır arkadaşın yoksa oynayasın gelmez ancak ben oynadım. Ne yazık ki bitiremedim hiç bir görevi. Çünkü gerçekten zorlar bir arkadaşınız olmazsa tek başınıza geçmeniz çok zor.

    Haritalarda mülteciler arasında silahlanmış biriyle oynuyoruz ve amerikan askerleriyle çatışmalara giriyoruz. Ana senaryoda ilerlediğimiz yerleri başka bir göz ile görüyoruz. Bu da beni sevindirdi ve tek başıma sıkılmadan oynadım. Resmen ana senaryo gibi ancak çok zor. Co-op görevleri güzel. Bir de ana senaryoyu oynadıysanız mültecilerin gözünden Dubai'yi görmek sizi heyecanlandıracak.

     Oyunu PS3'te deneyim ettim. Grafikler ve sesler mükemmel. Savaşırken emir verdiğimizde bağırışlarımız, Lugo ve Adams'ın birbirleriyle tartışırken ses tonları ve en vurucusu sivil halkın size nefret kustukları anlar. Grafikler konusu örnekler ile açıklayabiliriz. Dubai'nin girişinde vasat bir araba kaplaması ancak bir çatıya çıktığımızda müthiş bir manzara. Hatta bölümler ilerledikçe yırtılan üniformamız ve bakışları değişen karakterimiz.

     Oyunda bazen Türkçe konuşan insanlara rastlıyorsunuz. Bunlar bazen silahlı bazen korkup kaçan bir sivil oluyor. "Şimdi işini bitiricem senin" gibi birkaç cümle duydum. Sivil halktan bir kadın ise bana "Kemiklerinizden et suyu çorba yaparım" demişti.

    Spec Ops: The Line ile gerçek savaşa hazır mısınız?


PC SİSTEM GEREKSİNİMLERİ

En Düşük Sistem Gereksinimleri 

İşletim Sistemi: Windows XP SP3
İşlemci: Intel Core 2 Duo @ 2GHz / AMD Athlon 64 X2 eşdeğeri
Bellek: 2 GB RAM
Hard Disk: 6 GB boş yer
Video belleği: 256 MB
Ekran Kartı: NVIDIA GeForce 7900 GS/ ATI Radeon HD 2600XT
Ses Kartı: DirectX uyumlu

Önerilen Sistem Gereksinimleri 

İşletim Sistemi: Windows Vista/7 Processor: 2.4 GHz dört çekirdekli
Bellek: 3 GB RAM
Hard Disk: 10 GB boş yer
Video belleği: 512+ MB
Ekran Kartı: NVIDIA GeForce 9800 GTX/ATI Radeon HD 4850
Ses Kartı: DirectX uyumlu